Bodrum’un Gölköy Mahallesi’nde bulunan Cennet Koyu’nda Cengiz Holding’e ait otel ve rezidans projesi inşaatı devam ediyor. Yanındaki Hattat Koyu’nda ise 3. derece arkeolojik sit alanı ve 2. derece doğal sit alanı statüsünde olan arazide Hattat Bodrum Turizm ve Ticaret A.Ş.’ye ait olan turizm tesisi projesi hayata geçirilmek için hazırlanıyor.
Muğla’nın doğal mirasını tehlikeye soktuğu ve ekolojik dengeye büyük zarar vereceği düşünülen iki projeyi, Muğla gazetesi yazarı Tandoğan Uysal köşesinde değerlendirdi.
“ÇED raporları neden büyük şirketler için engel olmaktan çıkıyor?”
Uysal haberinde, özellikle Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) raporlarının büyük şirketler için engel olmaktan çıktığına değinerek, “Muğla’nın eşsiz koyları, son yıllarda büyük inşaat projeleriyle tehdit altında. Özellikle Cengiz Holding’in Bodrum’daki Cennet Koyu’nda başlatılan proje, ‘ÇED gerekli değildir’ kararıyla hız kazanırken, çevreciler ve yerel halk bu duruma tepkili. Peki, Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) raporları neden büyük şirketler için engel olmaktan çıkıyor?” yorumunda bulundu.
Cengiz Holding’in Cennet Koyu’nda başlattığı 678 bin metrekarelik alandaki otel ve rezidans projesine 2023 yılında verilen ÇED gerekli değildir kararının ardından, bölge halkının yoğun tepkileri ve çevre örgütlerinin itirazları sonucunda Bodrum Belediyesi tarafından projenin 60 adet yapı ruhsatı iptal edildi.
Uysal haberinde, Cengiz Holding’in bu kararı yargıya taşıyarak Muğla 1. İdare Mahkemesi’nden yürütmeyi durdurma kararı aldığını ve inşaat faaliyetlerine hız kesmeden devam ettiğini ifade etti. Yerel halk ve sivil toplum kuruluşları bölgede doğanın yok edilmesine karşı mücadeleyi sürdürüyor.
“ÇED süreci işlevselliğini sorgulatıyor”
Hattat Koyu’nda devam eden, Hattat Bodrum Turizm ve Ticaret A.Ş.’nin 720 milyon TL’ye mal olacak turizm tesisi projesinin 3. derece arkeolojik sit alanı ve 2. derece doğal sit alanında olduğunu vurgulayan Uysal, ÇED raporlarının amacını hatırlattığı haberinde, “Büyük ölçekli projelerin çevreye olan etkilerini analiz etmek ve bu projelerin doğaya zarar vermesini önlemek amacıyla hazırlanır. Ancak, son dönemde büyük şirketlerin projelerinde ‘ÇED gerekli değildir’ kararlarının hızla alınması, bu sürecin işlevselliğini sorgulatıyor” ifadelerini kullandı.
Muğla’nın doğal mirasını tehlikeye sokan, eşsiz koylarımızı yapılaşmaya açarak büyük sermaye gruplarına tahsis eden politikaların rant odaklı olduğunu vurgulayan Uysal, haberini şu soruyla bitiriyor: “Şimdi sorulması gereken soru şu: Muğla’nın koyları sermayeye mi teslim edilecek, yoksa doğa ve tarih korunabilecek mi?
Kaynak:https://www.turizmajansi.com/haber/buyukleri-ced-de-durduramiyor-h68627
#ÇED #Cengiz holding #Muğla
RSS